Deprem performans analizi, mühendislik yaklaşımlarla birlikte yapıların depreme karşı güvenliğini sağlamak, ikinci mertebe etkilerini önlemek, yanal rijitliği sağlamak ve yönetmeliklere uygun tasarımlar yapmak açısından önemli bir rol oynar.

Performansa dayalı tasarım, mevcut ve güçlendirilecek binaların deprem performanslarını belirlemek için dayanıma göre doğrusal elastik hesap yöntemleri ile şekil değiştirme ve yer değiştirme bazlı doğrusal elastik olmayan hesap yöntemleri kullanılır.

Doğrusal olan hesap yöntemlerde yapıda deformasyonlar ve birleşim bölgelerin plastikleşme durumlarını doğru bir şekilde modelleyemediği için yeterli olmamaktadır.Bu nedenle, doğrusal analizler genellikle güçlendirme tasarımının detaylandırılması ve nihai kararların verilmesi için doğrusal olmayan analizlerin yapılması gereklidir. Ancak, güçlendirme tasarımının detaylandırılması ve nihai kararların verilmesi için doğrusal olmayan analizler kullanılması gerekmektedir.

Eşdeğer Deprem Yönteminde, yapı üzerindeki eleman rijitlikleri ve kesit özellikleri belirlenerek yatay deprem yüklerinin lineer dağılımıyla ve yapı elemanlarının bu yükler altındaki yapının davranışını rijitlik uygulanarak iç kuvvetler ve deplasmanlar hesaplanmasını sağlar.

Doğrusal olmayan hesap yöntemleri, yapıların elastik sınırları aştığı durumlarda plastikleşme ve şekil değiştirme kapasitelerini analiz etmek için kullanılır. Bu yöntemler, yapıların gerçek davranışlarını daha doğru bir şekilde tahmin edebilmek için kritik öneme sahiptir. Doğrusal olmayan analizler, yapı elemanlarının hasar görme potansiyelini, enerji yutma kapasitelerini ve performans seviyelerini belirlemeye yardımcı olur.

Doğrusal olmayan hesap yöntemleri, yapıların deprem performansını doğru bir şekilde değerlendirmek ve güçlendirme stratejilerini planlamak için kritik öneme sahiptir. Pushover analizi ve zaman-tanımlı (time-history) analizi gibi yöntemler, yapıların elastik ve plastik davranışlarını detaylı bir şekilde inceleyerek, güçlendirme gereksinimlerini belirlemeye yardımcı olur.

  • Eşdeğer Deprem Yönteminde, yapı üzerindeki eleman rijitlikleri ve kesit özellikleri belirlenerek yatay deprem yüklerinin lineer dağılımıyla ve yapı elemanlarının bu yükler altındaki yapının davranışını rijitlik matrisi kullanılarak iç kuvvetler ve deplasmanlar hesaplanmasını sağlar.
  • Pushover analizi, yapıların deprem etkisi altındaki performansını değerlendirmek için yaygın olarak kullanılan bir nonlineer statik analiz yöntemidir.

Deprem performans analizinde uygulanan şekil değiştirmeye göre tasarımda, yapı elemanının kapasite eğrisi, yapının elastik ve plastik davranışlarını göstererek yapıda yatay yük ile yer değiştirme oluşturulur. Böylelikle yapıda hemen kullanım, can güvenliği, göçme öncesi gibi farklı performan seviyesinde belirlenmesini sağlar. Bunun sonucunda, yapı elemanlarının hasar durumunu gösterir.

  • Modal Birleştirme yöntemiyle yapıda alınan verilere göre deprem tepki spektrumu, doğal titreşim modları ve frekansları dikkate alınarak dinamik davranışını inceleyen bir yöntemdir. Buna göre modal analizi yapılarak SRSS, CQC yöntemleri kullanılarak yapı elemanlarının bütün tepkisi hesaplanır.
  • Zaman Tanımlı Analizi, yapıların yönetmeliğin belirttiği gibi gerçek deprem kayıtlarına göre veriler altında zamana bağlı davranışlarını inceleyen ve yapı performansının değerlendirilmesi için kullanılması için doğrusal olmayan hesap yöntemi uygulanmalıdır. en detaylı analiz yöntemidir. Yapının farklı zaman noktalarındaki deformasyonları, plastik mafsal oluşumları ve enerji yutma kapasiteleri analiz edilir. Deprem performan analizlerinde kullanılacak deprem kayıtları, yapının bulunduğu bölgeye özgü sismik tehlike değerlendirmeleri doğrultusunda seçilir. Buna göre, mevcut yapı elemanlarında oluşan moment ve kesme kuvvetleri, yapı performansını detaylıca değerlendirilmesini sağlar.